2024 yılı beklenenden daha sıcak ve kurak geçti. Hatta kayıtlara geçen en sıcak yıl oldu. Sıcaklık artışları, iklim krizinin etkisiyle yaşanan doğal felaketler, göçler, su kaynaklarının azalması, tarım topraklarının bu gelişmelerden etkilenmesi, biyoçeşitlilik gibi konular ise maalesef dünyanın başka sorunları nedeniyle geri plana atıldı. Oysa yaşanılabilir, sağlıklı bir gelecek için dünyanın odak noktasının sürdürülebilirlik olması gerektiğini biliyoruz. Enerji kaynakları, tarım uygulamaları, plastikler, tekstil ürünleri, gıda israfi, neredeyse hayatımızda olan her şeye soru işaretiyle bakmamız gereken bir dönemdeyiz. İşte bu yüzden de öncelikle hükümetlere ve şirketlere çok iş düşüyor. Çünkü günün sonunda kazanan da kaybeden de dünya olacak. Paris Anlaşması’nda taahhüt edilen sıfır karbon hedefi dünyanın, dev şirketlerin gündeminde üst sıralarda olmak durumunda. ŃSıfır karbonń (net zero carbon) hedefi ve bu hedefe doğru atılacak her adım dünyanın geleceğini etkiliyor. Hatırlatmak gerekirse Ńsıfır karbonń, bir kurumun, bireyin veya bir ülkenin atmosfere saldığı karbon emisyonlarının, aynı miktarda emisyonun atmosferden çıkarılmasıyla dengelenmesi anlamına geliyor. Bu hedefin amacı da insan kaynaklı karbon emisyonlarının küresel ısınma üzerindeki etkisini durdurmak ve iklim değişikliğini kontrol altında tutmak olarak özetlenebilir. Sıfır karbon hedefine ulaşmak için şirketlerin iki ana stratejiyi hayata geçirmesi gerekiyor. Bunlardan biri karbon azaltımı. Bu, emisyon kaynaklarını azaltarak sağlanabilir. Bunun için de dünyayı kirleten enerji kaynakları yerine yenilenebilir enerji kullanımını artırmak, enerji verimliliğini sağlamak, ulaşımda elektrikli araçlara geçmek sayılabilir. İkincisi ise karbon dengeleme. Bu da emisyonların kalan kısmını karbon ofset projeleriyle dengeleyerek ilerlemeyi içeriyor. Sıfır karbon kavramı, iklim değişikliğiyle mücadele için uluslararası arenada 2000’li yılların başlarında konuşulmaya başlandı. Ancak kavramın popülerleşmesi ve politik gündemde yer alması hiç kolay olmadı. 1997 yılında imzalanan Kyoto Protokolü, karbon emisyonlarını azaltmayı hedefleyen ilk uluslararası anlaşmalardan biriydi. Her yıl raporlar kamuoyu ile paylaşıldı, paylaşılıyor. Bu raporlardan çıkan sonuçlar iş dünyası için ev ödevleriyle dolu. Hem çevresel sürdürülebilirliği sağlamak hem de gelecekteki yasal düzenlemelere uyum sağlamak için şirketlerin stratejik adımları atmaları gerekiyor. Bunları sıralamak gerekirse •Karbon Ayak ]i lÍđmđ Şirketler ilk adımda operasyonlarının karbon emisyonlarını ölçerek durumlarını değerlendiriyor. Bunlar için uluslararası kurumların standartları var. • Şirketler için önemli adımlardan biri de Enerji 9erimliliği 3rojeleri. Fabrikalarda ve ofislerde enerji verimli ekipmanlara yatırım yapılıyor. • Diğer adım dijitalleşme Nesnelerin interneti (,oT) ve yapay zeka teknolojileri ile enerji tüketimi optimize ediliyor. • Yenilenebilir Enerjiye GeÍiş çok önemli bir adım. Güneş, rüzgar ve biyokütle gibi yenilenebilir enerji kaynaklarından elektrik teminini artırıyor şirketler. • Power Purchase Agreements 33A Şirketler, yenilenebilir enerji projelerinden uzun vadeli enerji satın alma anlaşmaları yapıyor. • Dùngđsel Ekonomi son dönemde şirketler özellikle bazı markalar için sıfır karbona doğru gidişte çok önemli bir fark yaratıyor. Atıkların azaltılması ve yeniden kullanımı teşvik ediliyor. Şirketler, tedarik zincirindeki ortaklarının da karbon nötr uygulamaları benimsemesini sağlıyor. • Birçok şirket lojistik faaliyetlerini elektrikli araçlarla yapar hale geliyor. Depolarda elektrikli araçlar kullanılıyor. Şirket filoları elektrikli araçlardan seçiliyor. Çalışanlara toplu taşıma teşvikleri ve bisiklet kullanımını artıracak programlar uygulanıyor. • Birçok şirket ağaçlandırma projeleri yürütüyor. Şirketler, karbon ofset projeleri yaparak emisyonlarını telafi ediyor. • Uluslararası piyasalardan karbon kredisi satın alarak sıfır karbon hedeflerine katkıda bulunuyor şirketler. • Şirketler düşük karbonlu veya karbon nötr teknolojiler geliştiriyor. Şirketler çevresel, sosyal ve yönetişim (ESG) performanslarını düzenli olarak raporluyorlar. •
